Bebeklerde asla ihmal edilmemesi gereken 6 sorun!

Anne- baba olmak hemen herkes için heyecan verici bir duygudur. Ancak yenidoğan bir bebeğin bakımını üstlenmek de bir o kadar zordur. Özellikle de ilk hastalıklar görülmeye başlandığında. Pek çok bebek büyüyünceye değin irili ufaklı birçok hastalık atlatır. Ancak bazı sağlık sorunları vardır ki asla vakit kaybına tahammülleri yoktur. İşte bebeğinizde görmeniz halinde asla göz ardı etmemeniz gereken 6 ciddi hastalık semptomu ve yapmanız gerekenler:
1) Mavi dudaklar (Siyanoz)
 
Eğer bebeğinizin dudakları maviye dönüyorsa veya ağzının içerisindeki mukus membranları ya da dili maviye dönerse, bu yeterli oksijen alamadığının işaretidir. Ne yapmalısınız? Eğer bebeğiniz maviye dönüyorsa, acil servisi aramak en uygunudur.
2) Solunum zorluğu
Bütün bebekler zaman zaman hırıltılı ve iniltili sesler çıkarır. Ancak eğer sürekli olarak nefes alış-verişleri zor ve hızlıysa, ve göğüs kaslarını normalde kullanması gerekenden daha çok kullanıyorsa ve burnunda alevlenme-kızarma varsa; bu belirtiler solunum zorluğunun işareti olabilir. Ne yapmalısınız? Derhal pediastristinizi (çocuk doktorunuzu) arayın, eğer 1 saatten uzun sürerse acil servise gitmeyi ertelemeyin.
3) 38 Dereceden yüksek ateş
Eğer bebeğiniz 2 aylıktan daha küçükse ve rektum’dan ölçülen ateşi 38 derecenin üzerindeyse, pediastristinizi arayın. Yenidoğanlarda görülen ateş spesifik olmayan bir durumdur ve üşütmeden menenjite kadar herhangi bir sebepten kaynaklanıyor olabilir. Yenidoğanlarda görülen ateş çok daha ciddi bir şekilde tedavi edilir. Ne yapmalısınız? ‘’Yenidoğanın ateşini her zaman rektumdan ölçün çünkü yenidoğanlarda vücudun diğer bölgelerinden ateş ölçmek rektumdaki kadar yanlışsız sonuç vermez’’ diyor Rush Üniversitesi Medikal Merkezi pediatristlerinden medikal doktor Carrie Drazba. Eğer yenidoğanınızın ateşi varsa doktorunuzu arayın. Yenidoğanın ateşe neyin sebep olduğunun anlaşılması için omurilik sıvısının alınmasının da dahil olduğu bir grup testten geçirilmesi için hastaneye gitmesi öngörülebilir ve antibiyotik kullanımına ihtiyaç duyulabilir. Ateş, daha gelişmiş bir bağışıklık sistemi bulunan ileri yaşlardaki çocuklarda genellikle ciddi bir durum değildir.
4) Kötüleşen sarılık (Derinin sararması)
Eğer yenidoğan bebeğiniz doğumdan sonra giderek sararıyorsa, bebeğinizin kötüleşen sarılığı olabilir. Bütün sarılık türleri tehlikeli değildir. Bazıları normaldir ve kendi kendine geçecektir, ancak eğer sarılık geçmek yerine ağırlaşıyorsa, bir durum değerlendirmesine gerek var demektir. Bilirubin karaciğerde üretilir. Bebeklerde bulunan karaciğer fırın gibidir: çalışmaya başlaması zaman alabilir, ancak bir kere çalıştığında herşey normalleşir. Doğdukları zaman, eğer karaciğerleri yeterince hızlı değil ise bilirubin vücutta yığılabilir ve derinin sarımsı bir renge dönmesine sebep olabilir.’’ Eğer bilirubin seviyesi birdenbire yükselirse, beyni etkileyebilir, nöbetlere ve kalıcı hasara yol açabilir. Ne yapmalısınız? Doktorların büyük bir çoğunluğu bebeğinizi daha sık beslemenizi tavsiye edecetir, böylece bebek aşırı bilirubini dışkısı ile atarak bertaraf eder. Bir diğer adım ise bilirubin yıkımını arttırmak için bebeğin ultraviyole (UV) ışık altında tutulmasıdır (fototerapi). Eğer daha da ileri giderse kan nakli gerekebilir. Evde bakım veya fototerapi genellikle bilirubin seviyesini, bebeğin vücudunun kendi başına bertaraf edebileceği seviyeye çekmek için yeterlidir.
5) Dehidrasyon (Vücutta su kaybı)
Eğer bebek bezini ıslatmıyorsa, dehidrasyon olabileceğinden şüphelenilir. ‘’Biz bebek 6 günlük olana kadar her gün için bir bez ıslattığını ve ilerleyen günlerde de günde 6 bez ıslattığını görmek isteriz. Yani; bebek 2 günlük iken en az 2 bez, 3 günlük iken en az 3 bez, 4 günlük iken 4 bez ve 6 günden sonra sürekli 6 bez ıslatması normaldir. Ağız kuruluğu, çökmüş gözler ve letarji ağır dehidrasyonun diğer belirtileri arasında yer alabilir. Ne yapmalısınız? Mümkün olduğu kadar çabuk pediastristinizi arayınız. Pediatristiniz bebeğinizi elektrolit replasman sıvısı ile beslemenizi tavsiye edebilir. Bunun dışında böyle bir durumda bebeğe su vermek iyi değildir çünkü su sodyum seviyesinin düşmesine sebep olabilir, ve bu da nöbetlere yol açabilir.
6) Açık yeşil safra çıkarmak
Çocuklar çok fazla kusarlar. Çok şiddetli öksürdüklerinde, çok fazla ağladıklarında, çok fazla yemek yediklerinde ve yaygın mide mikroplarına maruz kaldıklarında kusarlar. Bununla birlikte eğer yeşilimsi safra çıkarırlarsa, bu ciddi bir durumdur. Ayrıca koyu kahve telvesi görünümünde kusma da ciddi bir durumdur. Yeşil safra bağırsaklarda tıkanıklığa işaret edebilir ki bu da acil müdahale gerektirir. Kahve telvesi görünümünde kusmak ise bir iç kanamanın işareti olabilir. Kafaya alınan bir darbe sonrası kusma meydana gelmesi de dikkate alınması gereken bir diğer durumdur çünkü bu beyin hasarının bir işaretidir. Kusma olsun ya da olmasın kafaya darbe alınması doktor tarafından değerlendirilmelidir. Ne yapmalısınız? Kusma olsun ya da olmasın kafaya darbe alınması doktor tarafından değerlendirilmelidir. Hemen pediatristinizi arayın ve size vereceği tavsiyelere uyun. Genel olarak her zaman için önlem almak sonradan üzülmekten daha iyidir. Şüpheye düştüğünüz zamanlarda sıklıkla içgüdülerinize güvenin ve pediatristinizi arayın.
Kaynak: http://www.ilacpedia.com/
Yazıyı Oylayın


Yorum Ekle

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Loading...
Menu Title