Çocuklar 6 aylık olduklarında destekli bir şekilde oturabilirler. Tam da bu zamanda ‘ek gıda serüveni’nin başlamasıyla, sofra kültürü de başlamış olur. Her beslenmede mama sandalyesinde oturan çocuğunuza da sofrada yer verin. Böylelikle kendi kendine beslenmesini teşvik ederken, bir yandan da aile sofra kültürünün oluşmasını sağlayın. Diyetisyen Ayça Terzi çocuklarda sofra kültürü oluşturmak için ailelerin yapması gerekenleri anlatıyor.
Sofra kültürü oluşturmak, sanıldığı kadar kolay değildir. Öncelikle çok büyük bir sabır gerektirir. Ve asla pes etmemek… Bu nedenle ruhsal yönden hazır olduğunuzdan emin olun. İkilemde kaldığınız, bazen pes ettiğiniz günler olacak tabii ki; ama derin bir nefes alın ve bu durumu çocuğunuza asla belli etmeyin.
Yemek yerken çocuğunuzun ve sizin dikkatini dağıtabilecek unsurlar kapalı olsun. Bu kural sadece öğrenme sürecinde değil, her zaman için geçerli. Çünkü yemek sofranız aile içi iletişimin güçlendiği, ne/ne kadar yemek yediklerinin farkında oldukları bir ortamdır. Televizyonun kapalı olmasına, çocuğunuzun elinde telefon, tablet bulunmamasına özen gösterin.
Siz ebeveynler olarak hazırlık aşamasında ve sofrada nasıl davranırsanız, çocuğunuz da taklit yeteneğini kullanarak o davranışları sergileyecektir. Yemeklerden önce elleri yıkamak, sofrayı birlikte kurmak ve toplamak, mutlu yemek yemek; aslında hiçbir çaba sarf etmeden, çocuğunuza aile sofrasında kazandırabileceğiniz davranışlardır.
Var olan yemeği çocuğunuz beğenmediyse, aç kalmasın diyerek lütfen alternatif sunmayın. Bu yemek yeme alışkanlığı kazanmada önemli aşamalardandır. Söylenecek söz ve yapılacak eylem ise şu şekilde olmalıdır: “Doyduysan yemek saati bitene kadar sofrada beklemelisin” deyip sonrasında ara öğün sunmamak ve acıksa dahi bir sonraki öğün saatine kadar beklemesi gerektiğini anlatmaktır. Yenmeyen yemek sonrasında ara öğün sunmak, çocuğunuzun bunu alışkanlık haline getirmesine yol açar. Ana öğün düzeni oluşturmadan ara öğün düzenine geçmeyin!
Özellikle 2 yaş sonrası çocuklar istediklerini elde etmek için ellerinden geleni yaparlar. Siz ilan edilmiş bu özgürlüğü kısıtlarsanız; çok daha olumsuz sonuçlarla karşılaşabilirsiniz. Tabii ki tüm bu tüm tercihleri ona bırakın anlamına gelmez. Ona sadece seçim hakkı tanıyın. Akşam yemeği için sebze yaparken “sence ıspanak mı, semizotu mu yapalım” diye sormanız, günlük veya haftalık menü planlarken onun da fikrini almanız, kendisini daha özel hissetmesini ve kendine olan güveninin artmasına yardımcı olacaktır. Sonra dönüp baktığınızda, çocuğunuzun aslında ne kadar uyumlu olabildiğine siz bile şaşıracaksınız.
3 yaş itibariyle motor becerilerini daha iyi kullanan, kendini daha iyi ifade edebilen çocuğunuza sofra kurallarını öğretmeye başlayın. Tabii sadece öğretmekle kalmayın, önce kendiniz uygulayın: Yemeklere olumsuz yorum yapmaması gerektiğini, eğer beğenmediyse, yemek istemediğini söylemesinin yeterli olduğunu anlatın. Sofraya herkes oturmadan yeme başlamamayı, yemek süresi bitene kadar sofradan kalkmamayı, eğer kalkması gerekiyorsa izin alarak kalkabileceğini belirtin. Yemeği yapan ve sofrayı hazırlayan kişiye/kişilere teşekkür edince, karşısındaki kişilerin mutlu hissedeceğini söyleyin. Çatal, kaşık ve bıçak kullanmasını öğretin. Kendisine zarar verebilir diyerek ertelemeyin. Bıçağı elleme elini kesersin gibi bir ifade kullanmanız, çocuğunuzun kendine olan güvenini zedeler.
Çocuğunuzun çabuk sıkılabileceğini, dikkatinin kolay dağılabileceğini unutmayın. Sofrada davranışsal olarak bir hata yaptıklarında, buna odaklanmayın. Strese ve hata yapma korkusuna girdiği bir ortam yaratmayın. Sabırlı olun ve doğru olanı siz kendinizde uygulayarak gösterin. Yaptığı doğru davranışları da övmeyi unutmayın. Sürekli yapması için cesaretlendirin.
Kaynak: HürriyetAile.com
-
1 Emziğin avantaj ve dezavantajları
-
2 Ten tene temas neden önemli?
-
3 Hıçkırığa ne iyi gelir?
-
4 Ultrason terimleri ne anlama geliyor?
-
5 Uyku pozisyonuna dikkat edin!
-
6 İzlem aralıkları nasıl olmalı?
-
7 Kaşık tırnak (koilonişi) nedir?
-
8 Yeni kardeşe hazırlık
-
9 Bıngıldak neden önemli?
-
10 Bebeklerin idrarı nasıl olmalı?